Bursa Acemler Mevkii’nde bulunan Cumhuriyet Lisesi’nde yatılı eğitim gören son sınıf öğrencisi M.K., geçen cumartesi günü okulda taşeron şirket tarafından yemekhane ve mutfakta görevlendirilen İbrahim Yeğen’i boğazını bıçakla keserek öldürdü. Yeğen’i hizmetlilerin kıyafetlerini değiştirdiği 4’üncü kattaki odasında öldüren M.K., polise teslim oldu. Okul yöneticileri, ailesi İnegöl’de oturan ve okullarında yatılı eğitim gören M.K.’nin derslerinin çok başarılı olduğunu, arkadaşları tarafından sevildiğini söyledi. M.K.’nın okulda sayısal sıralamada ikinci olduğu ifade edildi. Olay sonrası Bursa Emniyet Müdürlüğü’ne getirilen M.K. dün çıkartıldığı nöbetçi mahkemece tutuklandı. M.K. polise ve savcıya verdiği ifadede, öldürdüğü İbrahim Yeğen ile arasının iyi olduğunu belirtip, cinayeti neden ve nasıl işlediğini şöyle anlattı:
“Odasının anahtarı bende dururdu. Mesaiye geldiğinde benden alırdı. Bir hafta önce birlikte yemek yiyorduk. Kalan yemeği döktü. Sonra dikkat ettim. Tabağa yemeği fazla koyup artanı dökerek israf ediyordu. Canım onu öldürmek istedi. Pansiyon tenha olduğu için kendimi cumartesi gününe hazırladım. O gün anahtar bende olduğu için odasını açıp içeri girdim. Beklemeye başladım. Mesaiye geç geldi. Bu sırada ben de zaman geçirmek için abdest alıp namaz kıldım. İbrahim Yeğen geldiğinde dışardaydım. Daha önce hazırladığım çekiçle odaya girdim. Üzerini değiştiriyordu. Arkasını döndü. Çekiçle kafasına vurdum. Sonra acı çekmemesi için boğazını bıçakla kestim. Bıçak ve çekici çöpe attım. 300 metre mesafedeki Acemler Emniyet Müdürlüğüne yaya olarak giderek teslim oldum. Yürürken öğretmenlerimi arayarak durumu anlattım. Cesedin oradan kaldırılmasını istedim.” M.K. tutuklandı.
‘Sürekli ellerini yıkıyordu’
M.K.’NIN 5 aydır babasının borçları nedeniyle bunalımda olduğu ileri sürüldü. Olaydan 2 saat sonra yanına giden babası Recep Karaman, gemi mühendisi olmak isteyen oğlunun uzun süredir sıkıntıları olduğunu söyledi. İnegöl’de yaşayan baba Recep Karaman, şunları söyledi: “Oğlum okulunda başarılı, 5 vakit namaz kılan, yazları bana destek olmak için çalışan bir çocuktu. Okul ikinciliği var. En son Kurban Bayramı’nda yanımıza gelmişti. Sürekli ellerini yıkıyordu. Ablasına “içimi sıkıyorlar” demiş. Bir şeyler olduğunu anladım. Çünkü ailede genetik psikolojik rahatsızlık var. Kayınpederim 13 yıl tedavi gördü ve öldü. Kızım da bu hastalığa yakalandı, o da Mehmet gibi sürekli ellerini yıkıyordu. Eşim de 6 yıldır psikolojik tedavi görüyor. Bazen ölmek istediğini söylüyor, bir kaç kez intihara teşebbüs etti. Olayın farkında bile değil. Oğlunun yine okula gideceğini düşünüyor”
“Oğlum bozulan işlerime de çok üzüldü. İnegöl’de yüklü miktarda borca girdim. 20 dönümlük tarlamı satmak zorunda kaldım. O da bu yaz 3 ay mobilyacıda çalıştı, maaşının tek kuruşuna dokunmadan bana verdi. Zaten öğretmenine de “Tatilde köye gidip çalışacağım, borçlarımız var” demiş. Bütün hocaları şokta. Olaydan 2 saat sonra yanına gittiğimde “Baba anlamadım, oldu” dedi sadece. Oğlum kurbanlık kuzu gibiydi, elleri tir tir titriyordu.“
KAYNAK ; GAZETEGÜNCEL.COM
